Müziğin insanlar üzerindeki etkisi malumunuz… Dinlenilen tür ne olursa olsun, acıların veya sevinçlerin paylaşıldığı bir dildir adeta müzik. Müziği icra eden için de durum böyledir. İçinde bulunduğu duygusal duruma göre değişir çaldıkları. Nota aynı… Yorumu hep farklı…
Bir müzisyenin en önemli motivasyonu dinleyicisidir. Dinleyicideki etkiyi kişisel gözlemlerimle değerlendirmek istiyorum. Kadının erkekten farklı bir dinleyişi var. Bu sayede kadının duygu dünyasında bir yolculuk yapma şansımız olur belki.
Erkek teknik bir dinleyicidir. Önce çalınan eserin doğru çalınıp çalınmadığına dikkat eder. Sonra duyguyu arar. Bazı istisnalar olabilirse de genelde erkeğin dinleyiciliği çok tekniktir. Ancak ve ancak geçmişindeki güzel bir anıyı canlandırdıysa önce duyguyu ön plana alır. Oysa kadın öyle mi?
Kadın dinlediği müziğin içinde hisseder kendini. Çalınan her notadaki duyguyu algılar. Seslere âşık olur. Bedenleri, kimlikleri unutur. Sadece duyguların beğenildiği tek yerdir müziğin dünyası. Bunun farkında olan da kadındır. Çünkü kadın için var olan tek gerçeklik duygudur.
O yüzden bir müzisyen olarak müziğimi yaptıktan sonra kadın dinleyicilerimin beğenisini çok önemsiyorum. Çünkü müziğimle vermeye çalıştığım duyguyu kadınların daha net aldığına inanıyorum. Gözüm kapalı halde, tüm duygusal enerjimle çaldığım parçayı bitirip gözümü açtığımda, duygularımı paylaşanların kadınlar olduğunu anlarım hemen. Bir ruh olarak belirdiğimi anlarım. Cinsel bir beğeni değildir. Biri tarafından beğenilmenin en ölümsüz halidir. Bir müzisyeni de bu besler…
Güzel olana layıktır kadın. Güzel olana yönelir. Daha önceki yazımda bahsettiğim tüketim çılgınlığının hedefi olmaz kadın bu sefer. Hiç düşündünüz mü? İyi bir şiirden en çok etkilenenler kimlerdir? İçinde duygunun olduğu ve iyi olan her şeyin hedefi kadınlardır. Şiirde de böyle, müzikte de…
Şimdi siz diyorsunuz ki: “Bu adam bunları niye anlattı?”. Gerçi amacımı yukarılarda bir yerde açık vermiştim. Bu sayede kadının duygu dünyasına bir yolculuğa çıkmış olduk. Dedik ki, kadın duyguyu önemser. Yani eve gelip koltuğuna yayılan kaba eşinden alamadığı ilgiyi var olmayan, sadece hissedilebilen enerjilerden almaya yönelir. Ya da erkekler tarafından sadece cinsel bir obje olarak görünen kimileri de hakları olan güzel duyguları alırlar müzikten.
Erkeğin kadını sadece bir seks malzemesi olarak görmeye başladığı günümüz ilişki dünyasında, kadının kendini bir kadın olarak hissettiği ender sığınaklardan biridir müzik. Bir aşk acısını anlatan şarkıyı çaldığımda o notaların birçok kadını sarmaladığından eminim. Çünkü gözümü açtığımda güzel duygulara duyulan ihtiyacın gölgelerini görüyorum…
Makalem hakkında, görüş ve önerilerinizi http://www.hayatadokun.net/?page_id=6 sayfasından bana iletebilirsiniz. Hayata Dokun ilke kararları gereğince kimlik ve iletişim bilgileriniz 3. kişi ve kurumlarla paylaşılmayacaktır.
Sevgi ve Saygılarımla,